Muzaffer KARTAL

13.08.2009 23:53
avatar  saksu
#1
avatar

Muzaffer KARTAL


Muzaffer KARTAL
“HER YERİ SARI LACİVERT GÖRÜYORUM…”
13.08.2009 19:15



Geçen sezon büyük takımların maçından 3- 4 gün önce mutlaka Denizli’de olurdum. Maç öncesi havaya bakmak için… Ama bu sezonun ilk haftası bazı özel nedenlerden dolayı Denizlispor- Fenerbahçe maçının oynanacağı gün Denizli’de oldum, olabildim…

Denizli’ye maç günü gelmemin bazı dezavantajları oldu… Ve birde her Fenerbahçe maçı öncesi sevgili Altan Tanrıkulu ile yediğimiz yemek güme gitti. Tabi ki o güzel sohbette. Ama yine de kısada olsa buluşup hem özlem giderdik hem de kıyısından, köşesinden verip veriştirdik.

Biliyorsunuz Denizli’deki maçı Fenerbahçe 2-0 kazandı. Bu maçtan fazla stadın sönen ışıkları konuşuldu… Bu yazıda ne o maçtan nede sönen ışıklardan bahsetmeyeceğim… O maç öncesi yaşananlarla ilgili ilginç bir konuya değinmek istiyorum.

Denizli’de maç günü yerel gazetelerde ve televizyonlardaki arkadaşlarla konuşurken maç öncesi yaşanan bazı olaylar dikkatimi çekti… Ve maçtan bir gün sonra yaklaşık bir hafta geri dönüşümlü yerel gazetelerin spor sayfalarına baktım… Hazırlıklar, konuşmalar, demeçler, tavsiyeler ve beklentiler… Bir şey farklı ve ilginçti.

Denizlispor’un teknik direktörü Erhan Altın genç, işini seven, kendini yetiştirmeye, geliştirmeye açık biri… Ama Fenerbahçe maçı öncesi yaptığı konuşmalar ve demeçleriyle motivasyon ve motivasyonun “depo dozu” yönünde hatalı bir yol izlemiş… Motivasyon farklı bir olgudur… Tabi ki her teknik adam rakibe göre veya “duruma” göre strateji belirler. Yani fiziksel, beyinsel ve ruhsal bir strateji oluşmasını ister. İşte burada önemli olan ‘X’ futbolcudaki organizasyon psikolojisinin değişimidir. Bu da doğru motivasyonla başlar.

Motivasyon futbolcunun damarlarına şırınga ile verilemez… Ekmek arası peynir veya bal baklava olarak da futbolcuya “buyur ye” diye sunulamaz… Bakmayın siz bazılarının ticaret zihniyetiyle ofislerinde, otel odalarında veya antrenman sahalarında “futbolcuları motive ediyor” gösterilerine… Onların ki sadece şov!..

Motivasyon önemlidir, her çalışan için önemlidir… Ama kazanma ve kaybetme duygusunun fazla olduğu sporcular için çok daha önemlidir… Çünkü “başarı yapbozunun” büyük parçası motivasyondur… Ama motivasyon öyle, sırt sıvaslamakla, hadi aslanım, paşam, koçum demekle veya gerçek oluşumlarla örtüşmeyen konuşmalarla olmaz. Önce dış ve iç motivasyonu birbiriden ayırmak gerekir. Sonra dürtüler ve ihtiyaçlar arasındaki farkları ve psikolojik ihtiyaçları iyi bilip tanımlamak gerekir… Sonra da iyi bir motivasyon için bunların bütünlüğünü sağlayacaksınız. Hiç olmazsa bileşimini oluşturabileceksiniz… Bütünlük ve bileşim aynı şeyler değildir. Biri yapıştırıcı, biri beyin ve ruh fonksiyonlarıyla ilgilidir. Bir gün bunların açılımını da yapar, fayda ve zararlarını yazarız.

Diyeceksiniz ki yazdıklarınızla yazı başlığının ilgisi ne? İlgisi var… Denizlispor teknik direktörü sevgili Erhan Altın’ın iyi tanırım, işini ve çalışmayı sever, gelişmeye, öğrenmeye açık ve hazır biridir… Ama ligin ilk maçı öncesi yerel medyaya ilginç konuşmalar yapmış.

İşte Erhan Altın’ın Fenerbahçe maçı öncesi konuşmalarından bazıları… “İlk rakibimiz Fenerbahçe güçlü ama neticede Bercelona değil”… Hayır sevgili Erhan Altın. Fenerbahçe Bercelona değil ama her yönüyle Bercelona kadar etkili bir takım… “Diyarbakır’a karşı nasıl hazırlanıyorsak Fenerbahçe’ye de öyle hazırlanacağız”…Hayır sevgili Erhan Altın, Fenerbahçe’ye karşı Diyarbakırspor’a yaptığın hazırlığı yapamazsın. Çünkü Diyarbakır da ne Alex ne Güiza ne de Emre var!... Ve maçtan bir gün önce Erhan Altın’ın yerel basına yansıyan demeci “ Her yeri sarı lacivert görmeye başladım”… Hayır sevgili Erhan Altın, senin her yeri sarı lacivert görme hakkın yok, sen her yeri yeşil siyah göreceksin ki takımın otokontrolü sende olacak. Eğer sen Fenerbahçe maçından bir gün önce “her yeri sarı lacivert görüyorum” dersen futbolcularında rüyasını Alex’le, Güiza ile veya Emre ile geçirir.

Sakın ola yanlış anlaşılmasın burada maksadım Erhan Altın’ı eleştirmek filan değil… Erhan Altın gelecek vaat eden yolun başında genç bir teknik adam. Bu yolda giderken karşılaşacağı hatalardan arınması için bu konuyu gündeme taşıdım. Ve ayrıca bu tür yanlışlıkları sadece Erhan Altın yapmıyor, birçok teknik adam buna benzer konuşmalarla takımını yanlış motive ediyor. Tabi ki bunlar takımın ve futbolcuların daha iyi motive olması için yapılan konuşmalar… Ama yukarıda da anlattığım gibi motivasyon çok önemli ve hassastır. Etkisi çok iyi düşünülmeli. Yani depo dozu iyi ayarlanmalı… Motivasyonda güven duygusu ile aşırı güven duygusu çok farklı şeylerdir. Nasıl doktorun tedavi için günde iki defa kullanın diye verdiği tableti, dört defa alırsanız faydadan fazla zararı olursa, motivasyon da öyledir. Ölçüyü yani “depo dozu” kaçırdın mı faydadan fazla zararı olur!
alinti maraton



 Antworten

 Beitrag melden
Bereits Mitglied?
Jetzt anmelden!
Mitglied werden?
Jetzt registrieren!